CHP’li Çeviköz’le ilgili çarpıcı sözler: Sistemli şekilde Türkiye’nin ayağına sıkıyor
BM’nin tanıdığı, Türkiye’nin anlaşma imzaladığı Libya’daki yönetimi ‘cihatçı’, darbeci Hafter’i ise ‘makul, seküler bir yönetim’ olarak tanımlayan CHP, Türkiye’nin kardeş Azerbaycan’a gönderdiği iddia edilen gruplarla ilgili de aynı dili sürdürerek ‘cihatçı gruplar’ ifadesini kullanıyor.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ünal Çeviköz, “Maalesef gelen haberlerde, Türkiye’den Azerbaycan’a silah yardımı yapıldığı ve söylentilere göre cihatçı grupların da Azerbaycan’a gönderildiği ifade ediliyor” demişti.
Sabah Gazetesi Yazarı Engin Ardıç, Çeviköz’ün sözleriyle ilgili dikkat çeken bir yazı kaleme aldı. Ardıç, “Kime çalışıyorsun Ünal” başlıklı yazısında bir zamanlar yakın arkadaşı olan Ünal Çeviköz’le ilgili önemli bilgiler verdi.
Azerbaycan konusunda Türkiye’nin karşısında yer alan Çeviköz, daha önce de memleket meselelerinde benzer tutumu sergilemişti:
Çeviköz’ün çok hırslı olduğunu söyleyen Ardıç, Boğaziçi İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümünden sonra siyaset okuduğunu, üniversiteden sonra ise Rusça öğrendiğini anlattı. Ardıç, “Varmayı amaçladığı hedefe onu İtalyanca’nın değil Rusça’nın ulaştıracağını kestirmişti. Günün birinde onu Brüksel’de ziyaret ettim. NATO’da çalışıyordu” ifadelerini kullandı.
Çeviköz’ün daha sonra Bregenz, Moskova ve Sofya’da bulunduğunu belirten Ardıç, Çeviköz’ün Bakü, Bağdat ve Londra elçilikleri yaptığını hatırlattı.
Emeklilikten sonra CHP’ye katılan Ünal Çeviköz’ün, birçok meselede ‘dilinin pabuç kadar olduğunu’ kaydeden Ardıç, şöle devam etti:
“CHP’de yükseldiği günden beri “Amerika Birleşik Devletleri’nin CHP konsolosu” gibi davranıyor.
Rusya’dan alınan füzeler konusunda da bu böyleydi, Suriye konusunda da, Libya konusunda da, Doğu Akdeniz konusunda da.
Hükümetin her dış politika adımına “sistemli” olarak karşı çıkıyor ve Amerikan çıkarlarını savunuyor…
Belki “e canım muhalefettir işte” deyip geçersiniz…
Ama Azerbaycan konusunda CHP’nin bile hükümeti desteklediği günlerde onun Türkiye’nin ayağına sıktığı kurşunu görmezden gelemezsiniz.
Çeviköz, hükümeti “Azerbaycan’a silah yardımı yapmakla ve hatta cihatçı grupları Ermenistan’a karşı çarpışmak üzere göndermekle” suçluyor. “Söylentilere göre” diye de laf kıvırıyor.
Bunu Kılıçdaroğlu bile söylemiyor.
O zaman da Ünal Çeviköz’ün o kaşarlı şellafe Kim Kardashian’dan ne farkı kalıyor?
HDP de aynı görüştedir.
Kimin neye oynadığı, kimin kimin yanında olduğu, ayrılıkçı Kürtler’le kimin işbirliği içinde olduğu bellidir.
Bu yaptığının, Can Dündar’ın attığı kamıştan ne farkı vardır?”
***
ABD Başkan Adayı Biden’ın Türkiye hakkındaki sözlerine atıfta bulunan Ardıç, yazısını şöyle tamamladı:
“Eğer Joe Biden iki ay sonra seçimi kazanırsa…
Ve eğer Biden, Erdoğan yönetimini “bir şekilde” devirip Türkiye’de Amerikan güdümünde bir karma hükümet kurdurabilirse…
Ünal Çeviköz o yamalı bohça hükümetinin dışişleri bakanı olacaktır.
Eh, bakanlıkta vereceği resepsiyona elbette beni çağırmaz.
Evvelce Londra’da yaptığı gibi şu bizim “Sevr tutkunu” profesör arkadaşı çağırır, birlikte beni bir güzel çekiştirirler.
Aman, astırmasın da ben razıyım.”