Bilim insanlarından Delta varyantı uyarısı: ‘Daha kötü bir şeyin başlangıcı bile olabilir’
Yapılan araştırmalar Delta varyantının, İngiltere’de ortaya çıkan Alfa varyantından daha bulaşıcı ve tehlikeli olduğunu ortaya koydu. Ancak iyi haber aşıların biraz daha az da olsa hala her iki varyanta karşı da etkili olması.
Harvard Kamu Sağlığı Enstitüsü’nden profesör yardımcısı Bill Hanage’a göre, Delta varyantı küresel ölçekte diğer varyantlardan daha kaygı verici.
Washington Üniversitesi Kamu Sağlığı Enstitüsü Başkanı William Powderly ‘‘Zengin ülkeler dışında aşıya erişim kaplumbağa hızıyla sürdüğü için dünyanın büyük kısmı çok savunmasız durumda’’ dedi.
YÜZDE 90’INI DELTA VARYANTI OLUŞTURUYOR
İlk olarak Hindistan’da tespit edilen Delta varyantının ülkeyi günlük ölü sayısında rekor rakamlara taşıyan ani vaka artışının da sorumlusu olması muhtemel.
Delta varyantı İngiltere’de yayılmaya başladığında ülkede baskın olan alfa varyantını haftalar içinde geçmişti. Şimdi İngiltere’de yeni vakaların yüzde 90’ını Delta varyantı oluşturuyor.
Edinburgh Üniversitesi’nden Profesör Aziz Skeikh’e göre Delta varyantının yayılma hızı oldukça kaygı verici.
VAKALAR DAHA AĞIR
Varyant ayrıca koronavirüs vakalarının da daha ağır olmasına neden oluyor. Lancet dergisinde hafta başında yayınlanan bir makaleye göre Sheikh ve meslektaşları Delta varyantına yakalananların hastaneye kaldırılma oranının alfa varyantına göre yüzde 85 daha fazla olduğunu ortaya koydu.
Araştırmaya göre aşılar Delta varyantına karşı çok iyi olmasa da hala etkili.Pfizer/BioNTech ve Oxford/AstraZeneca aşıları delta varyantına karşı alfaya karşı olduğunda yüzde 13 daha az etkili. İki doz aşıdan iki hafta sonra Pfizer’in aşısının delta varyantına karşı yüzde 79, AstraZeneca’nın ise yüzde 60 etkili olduğu anlaşıldı.
İngiltere hükümetinin araştırmasına göre aşılı kişilerin bazıları hasta olsalar da hastalığı ağır geçirme ihtimalleri düşük. İki doz aşının ardından Pfizer yüzde 96, AstraZeneca ise yüzde 92 oranında hastaneye yatışı önlüyor.
Sheikh’e göre aşılar kişilerin hasta olmasına, hastaneye yatmasına ya da hayatını kaybetmesine karşı hala önemli ölçüde etkili.
DÜNYANIN GERİ KALANI SAVUNMASIZ
Bill Hanage’a göre ABD’de yetişkinlerin üçte ikisi en az bir doz aşı oldu; ancak dünyanın geri kalanı Delta varyantına karşı savunmasız. Bu nedenle Hanage aşı tedarik edebilen ülkelerin bunu dünyanın aşıya erişemeyen bölgelerine mümkün olan en kısa sürede göndermesinin çok önemli olduğunu söyledi.
Powderly ise ‘‘Dünyanın geri kalanını aşılamazsak virüs evrimleşmeye devam edecek ve Delta varyantı daha kötü bir şeyin başlangıcı bile olabilir’’ dedi.
Öte yandan İngiltere’de yapılan geniş kapsamlı bir çalışma Regeneron ve Roche ilaç firmaları tarafından üretilen koronavirüs antikor kokteylinin hastaneye yatan ve kendiliğinden bağışıklık geliştiremeyen hastalarda ölüm oranını azalttığını ortaya koydu.
ABD’de hafif ve orta derecede Covid-19 hastalarında REGEN-COV adlı terapi için acil kullanım onayı verilmişti. Son yapılan araştırma ilacın etkisi konusunda net sonuçlar ortaya koyuyor.
Antikor tedavisinin, bağışıklık sistemi seronegatif olarak bilinen, antikor yanıtı oluşturmamış kişilerde 28 günde yaşanan ölümleri beşte bir oranında azalttığı anlaşıldı.
ORTAYA ÇIKARDI
Uzmanlara göre sonuçlar her 100 seronegatif hasta arasında ölenlerin sayısının 6 kişi azaldığını ortaya koyuyor.
Tedavinin, doğal antikor tepkileri oluşturanlar üzerinde fark edilebilir bir etkisi ise görülmedi.
Araştırmanın mimarlarından Martin Landray, kendi kendine antikor üretemeyenlerin bu tedavi ile nakledilen antikorlardan fayda sağladıklarını belirtti.
HASTANEDE KALMA SÜRESİ AZALIYOR
Tedavinin ayrıca seronegatif hastalarda hastanede kalma süresini kısalttığını ve mekanik solunum cihazına duyulan ihtiyacı da azalttığı sonucuna varıldı.
Araştırma koronavirüs nedeniyle hastaneye yatırılan ve olağan bakım ile antikor tedavisi kombinasyonu ya da sadece olağan bakım alan yüzde 30’u seronegatif olan 9 bin 785 hastayla yapıldı.
Araştırma ayrıca steroid deksametazon ve Roche’un romatizma ilacı Actemra’nın da hastaneye yatanlarda ölüm oranını düşürdüğünü ortaya koydu.
Bu tedaviler Covid-19’a karşı vücutta oluşan tepki sonucunda ortaya çıkan enflamasyona odaklanırken Regeneron’un tedavisi doğal antikorları taklit ederek enfeksiyonla mücadele ediyor.
-Amerika’nın Sesi